Güncelleme Tarihi:
Küçük ve Orta Ölçekli İşletmeleri Geliştirme ve Destekleme İdaresi Başkanlığı (KOSGEB) Başkanı Recep Biçer, kurumun hem etkinliğinin hem de bilinirliğinin artırılması için atılıma hazırlandıklarını söyledi. KOSGEB’in uzman sayısının binin üzerine çıkacağını ve artık daha fazla sahaya ineceğini belirten Biçer, Ar- Ge ve markalaşma desteklerinde 55 milyon liralık yeni bir çağrıya çıkacaklarını söyledi. Dünya Gazetesi'nden Ferit Parlak'ın haberine göre; Recep Biçer, Silikon Vadisi’nde olduğu gibi, tecrübelerinden yararlanabilmek adına, başarısız işletmelere de destek verilebileceğini bildirdi. Ankara Sohbetleri’ne konuk olan Recep Biçer, Ankara Temsilcimiz Ferit B. Parlak ve Ankara Haber Müdürümüz Hüseyin Gökçe’nin sorularını cevaplandırdı.
KOSGEB desteklerinde yeni bir dönemin yaklaştığını biliyoruz, detayları paylaşabilir misiniz?
Bizim destek programımız sabit. Dinamik tarafları da var ama konu başlıkları belli. Girişimciliğin nitelikleri de belli. Sıfırdan işe başlayanlara, destek programı uyguluyoruz. İleride mevcut işini büyütmeye çalışanlar veya yeni bir ürün sunmaya yönelik işletmelere yeni program düşünülebilir. Ancak bu hemen olacak iş değil. Bunun altyapısını hazırlamak lazım. Neye ihtiyaçlarının olduğunun öğrenilmesi gerekiyor. Olaya bizim bakışımızla girişimcilerin bakış açısı farklı olabiliyor.
Çalışma ne zaman sonuçlanır?
Çok uzatmaya niyetimiz yok, yıl sonuna kadar veya önümüzdeki yılın ortalarına kadar destekleri gözden geçirebiliriz. Nitelik olarak revize etme şansımız olabilir. Toplamda uzman ve uzman yardımcısı sayısını bine çıkarmayı planlıyoruz. Uzmanlar yetiştikçe, daha fazla katkı sağlayacaklar. Yeni uzman alımıyla birlikte, öncekilerden farklı olarak eğitim sürelerini uzattık. Önceki uygulamalardan farklı olarak, uzmanların tüm sektörleri tanıyabilmeleri için, büyük şehirlerde eğitim almalarını sağlayacağız. Büyük yerde tecrübe kazandıktan sonra, küçük işletmeleri daha kolay yönlendirebileceklerini düşünüyoruz.
KOSGEB’in daha fazla tanınması için çalışmalarınız var mı?
İkinci aşamada büyük merkezlerde başlayarak, uzmanların bir iş planı hazırlaması. Haftanın en az iki günü sahada çalışacaklar. OSB’lere gidip, sektörel destekler bazında bilgilendirme toplantıları yapacaklar. Uzmanlar işletme bazında dolaştığında, devletle işleri olmadığını söylüyorlar. Bankacının kredi pazarlaması gibi algılandıkları da oluyor. Bunları aşmak anlamında daha hedef odaklı çalışma yapılabileceğini düşünüyoruz. Sahadaki etkinliği artıracak çalışmalara öncelik vereceğiz. Bu hem teşkilat anlamında hem işletmeler anlamında iki yönü var. Geçmişte 10-15 sene önce kurulmuş, KOSGEB desteklerinden yararlanmış, ama hiç uğramadığımız firmalar var. Başka işletmeleri özendirmek anlamında bunları unutmamak gerekiyor. Destek verdiğimiz firmaların ihracat yapar noktaya geldiğini gösterebilirsek, diğer firmaların da ilgisi artar. Biz müdürlüklerden fizibilite yapmalarını istedik. Desteklenen firmaların başarı hikayelerini kendi dillerinden anlatmalarını istiyoruz. Sektörel bazda envanter de çıkarabiliriz. Burada hazırlanacak yayınlar, girişimcilik eğitimlerinde kullanılabilir. Girişimci olmuş, birkaç yılını tamamlamış işini kurmuş insanları belki eğitmen olarak kullanabiliriz.
Markalaşma ve Ar-Ge konusunda özel bir program başlatılmıştı, bu ne durumda?
Ar-Ge ve markalaşma konusunda, 100 milyon liralık çağrıya çıkmıştık, şu ana kadar 45 milyon lira değerinde 902 projenin değerlendirmesi yapıldı. Bunun da büyük kısmı markalaşmaya yönelik. Artan 55 milyon lira için yılın son çeyreğinde tekrar çağrıya çıkacağız.
Şirketlerin kurumsal yapılarının güçlendirilmesi konusunda çalışmalarınız var mı?
Evet, özellikle KOBİ’lerin ihalelere daha kolay girebilmeleri için kurumsal altyapılarının güçlendirilmesine yönelik özel bir çalışma yapıyoruz. İhalelerde kurumsal yapıya çok dikkat ediliyor. İhracat pazarında da karşı taraf bu tarz bilgileri görmek istiyor. Kendi kurumunuzu tanıtırken, uzmanlaşmış kadromuz var, muhasebe sistemimiz her şeyi izleyebilecek üretim yapınızın olduğunu yansıtamazsanız, yol alma şansınız daralıyor. Bunun yanında markalaşma dediğimiz, kendi ürününü marka haline getirme desteği. Meyveden lokum yapan var, bunu marka haline getirip ulusal ve uluslararası pazara sunmasını sağlayacak projeler kabul edildiyse, sundukları bütçeler dahilinde desteklenecek. Yılın sonuna doğru çalışmalar da tamamlanmış olur. Bu kapsamda firmalara 300 bin liraya kadar destek sağlayabiliyoruz.
Ekonomik anlamda hangi sektörler ön plana çıkabilir?
Ar-Ge ve inovasyondan ileriye dönük beklentilerimiz daha fazla. Girişimcilikle beraber uluslararası kuluçka merkezinin kurulması, görevi Bilim Teknoloji Yüksek Kurulu tarafından KOSGEB’e verildi. Beklentimiz kamunun desteğiyle özellikle kuluçkaya yatıracağımız, belli aşamaya getirip yurtdışına götürüp, oralarda en azından network ve işin finansal boyutunu öğreteceğimiz firmaların çoğaltmak. Özellikle teknoloji geliştirme merkezleri, teknopark, üniversitelerin teknoloji geliştirme bölgelerinde, start up firması olarak başlayıp belli aşamaya getirip, ürünün prototipini yapan firmaları uluslararası pazarlara çıkma gayretleri. Bunun için mali kaynak, mentörlük, rehberlik gerekiyor. Bu işin bu manada kamu olarak, ucundan tutmak, gayreti içindeyiz. Çünkü işin tam da içine girmek çok şey olmaz, bir merkez kurayım hepsi benim altımda olsundan ziyade, bu işleri yapan merkezleri de destekleme alanını daha çok işleyeceğiz.
Nasıl destek verilecek?
Firmalarımızın uluslararası pazarlarla nasıl yer edinebileceğine yönelik, kuluçka merkezlerinde kısa süreli eğitimler olabilir. Eğitim aynı sektörde olabileceği gibi, bağlantılı sektörler de olabilir. Bir de venture kapital dedikleri, sermaye sahipleriyle bu tür projelere gözü kapalı yatırım yapacakları, melek yatırımcıları, büyük sermaye sahipleri olabilir. Projemize mali destek sağlayabildiğiniz sürece büyütme imkanı oluyor. Uluslararası pazarlara açma imkanı oluyor. Uluslararası kuluçka merkezi, Silikon Vadisi'ne kurulması, o faaliyetlere destek verilmesi, bu manada çok anlamlı olacak. İnsanların şunu bilmesi lazım. Girişimciliği ya da Ar-Ge inovasyon teknoloji yatırımlarında yatırım yaptığımız her kuruşun karşılığın alacığız diye bir şe yok. Fire payı olacak. Yatırımın yarısı çöpe gidiyor diye düşünürsen, büyük balığı kaçırırsın. Bu konuda ilginç bir örnek vermek istiyorum. Silikon Vadisi’nde bir kuluçka merkezi müdürü ile sohbet ettik. O, özellikle başarısız olan işletmeleri kabul ettiklerini, çünkü başarısızlık tecrübelerinden yararlandıklarını söyledi. Bakın, bir konuya daha dikkat çekmek istiyorum.
Bizim katma değeri yüksek işlerde çalıştıracağımız insanları el üstünde tutmamız lazım. Bu konuda maalesef çok başarılı değiliz. Harward’da eğitim görmüş bilim adamı bir arkadaşımız özel bir üniversite tarafından büyük yatırım ve imkan vaatlerleriyle Türkiye’ye getirildi. Bir sene boyunca hiçbir şey yaptırmadan oturtunca o da küstü ve başka bir ülkeye gitti.
'KOBİ'lerin Oscar'ına başvuruda son gün 16 Ağustos
KOBİ ve Girişimcilik Ödülleri uygulaması nasıl gidiyor?
Evet 2012 yılında başlattığımız ve geleneksel hale gelen KOBİ ve Girişimcilik ödüllerinde başvurular her geçen yıl katlanarak artıyor. Ödüllerimiz Yılın Başarılı KOBİ Büyük Ödülü, Yılın Başarılı KOBİ Ödülleri ve Yılın Başarılı Girişimcilik Ödülleri başlığı altında 8 kategoride veriliyor. Her kategori için 5 olmak üzere toplam 40 fi nalist belirleniyor. Yarışmanın ilk yılı olan 2012’de bin 108 başvuru gelirken, 2013’te başvuru sayısı 3 bin 58’e, 2014’te ise 3 bin 403’e yükseldi. KOSGEB KOBİ ve Girişimcilik Ödül Töreni, ‘KOBİ’lerin Oscarı’ niteliği taşıyor. Tüm KOBİ ve girişimcilerimizi, 16 Ağustos’a kadar yarışmaya başvurmaya çağırıyorum. Şu ana kadar başvurusu yapmamış KOBİ’lerimizin de online olarak bir an önce başvurmalarını istiyorum.
Desteklere yönelik talepte bir değişim var mı?
2014 yılı ilk 6 ayına göre sağladığımız toplam destek miktarı yüzde 9.3 artarak 133 milyon 311 bin liraya yükseldi. Ar-Ge, inovasyon ve endüstriyel uygulama destekleri 20 milyon liradan 22 milyon 120 milyon liraya, genel desteklerimiz ize 48.9 milyon liradan, 56.3 milyon liraya ulaştı. Bu dönemde en yüksek artış ise girişimcilik destek programında gözlendi. Bu kategorideki desteklerimiz yüzde 19.5 artarak 51 milyon 527 bin liraya çıktı.
KOSGEB nihayet sahada...
KOSGEB’in Yatırım ve Uygulama Programı’nın değiştirilmeksizin 6 yıl üst üste aynen çıkarıldığına da şahit oldum; bir yıl içerisinde ‘üç başkan’ değiştirdiği döneme de; geliştirdiği teknolojik ürünü daha da geliştirmeye çalışan KOBİ temsilcisinin KOSGEB kapısında 5 yıl bekletildiğine de; olmayan bir projeye, tanıdık aracılığıyla destek alındığına da; bütçesini siyasi baskılarla alakasız alanlara kaydırdığına da… Kuruluş amacına uygun bir KOSGEB’e en fazla ihtiyaç duyulan/duyulacak bir dönemden geçiyoruz. KOSGEB Başkanı Recep Biçer’in, “Tecrübelerinden yararlanmak için başarısız işletmelere de destek verilebilir”, “KOBİ’lerin altyapısını ihalelere katılacak şekilde güçlendireceğiz”, “KOSGEB artık sahada olacak.”, “Uzman sayımızı binin üzerine çıkaracağız” şeklindeki cümleleri, KOSGEB yönetiminin farklı bir anlayışla yeni döneme ‘fi kren’ hazır olduğunu ve somut adımlar attığını/atacağını gösteriyor.