En büyük engel ‘Başarısızlık korkusu’

Güncelleme Tarihi:

En büyük engel ‘Başarısızlık korkusu’
Oluşturulma Tarihi: Kasım 28, 2013 13:37

Amway Avrupa, Girişimcilik Araştırması sonuçlarını açıklandı

Amway Avrupa tarafından 4.sü gerçekleştirilen Girişimcilik Araştırması sonuçlarına göre girişimciliğin önündeki en büyük engel ‘Başarısızlık korkusu’.

Bu seneki araştırmanın en büyük farklarından biri de katılan ülke sayısı. 2013 araştırması ABD, Kolombiya, Meksika ve Avustralya’nın da dahil olduğu 24 ülkede gerçekleştirildi. Araştırmada girişimcilik potansiyelinin yükselişini sürdürdüğü gözlemleniyor, Türkiye ise kendi işine sahip olma oranı en yüksek beş ülke arasında yer alıyor.

Amway Avrupa’nın Girişimcilik Araştırması’nın 4. sünün sonuçları açıklandı. Dünya Girişimcilik Haftası için Amway Avrupa tarafından dünyanın önde gelen Pazar Araştırma şirketi GFK Almanya’ya ve Münih
Teknik Üniversitesi işbirliğinde yaptırılan araştırma bu sene sınırlarını genişleterek dünyanın çeşitli bölgelerinden 24 ülkeyi (Avustralya, Avusturya, Kolombiya, Çek Cumhuriyeti, Danimarka, Finlandiya, Fransa, Almanya, Büyük Britanya, Yunanistan, Macaristan, İtalya, Japonya, Meksika, Hollanda, Polonya, Portekiz, Romanya, Rusya, İspanya, İsviçre, Türkiye, Ukrayna, ABD) kapsadı. 14-99 yaşları arası 26.009 kadın ve erkek arasında gerçekleştirilen araştırmanın sonuçlarına göre katılımcıların yüzde 70′i kendi işine sahip olmaya olumlu yaklaşıyor ve kendi işine sahip olma potansiyeli sürekli olarak yüksek düzeyde seyrediyor (yüzde 39), başarısızlık korkusu ise yüzde 70 oranla yeni bir iş kurmanın önündeki en büyük engel olarak göze çarpıyor. Diğer yandan, kamu kaynakları, iş kurma kredileri ve girişimcilik eğitimi, işletme kurma kararında insanları teşvik ediyor.

Türkiye’nin girişimcileri 30 yaş altından çıkacak

Genel amacı, farklı ülkelerdeki girişimcilerin ekonomik potansiyeline işaret etmek ve potansiyel girişimcileri planlarını hayata geçirmelerinde desteklemek olan araştırmada Türkiye’de her 5 katılımcıdan 3’ünün (yüzde 61) kendi işine sahip olmaya yönelik tavrı olumlu. Ayrıca üniversite mezunu katılımcıların (yüzde 67), girişimciliğe karşı daha olumlu yaklaştıkları görülüyor. Özellikle 30 yaşın altındaki genç katılımcılar (yüzde 53) ve öğrenciler (yüzde 56) ciddi bir girişimcilik ruhu sergiliyor.

Girişimciliğe en olumu bakan bölge Doğu Anadolu

Doğu Anadolu (yüzde 78), Karadeniz ve Marmara bölgelerinden (her biri yüzde 75) katılımcılar girişimciliğe karşı olumlu tavır sergilerken, Ege’deki (yüzde 30) komşuları ise dünya ortalamasının (yüzde 70) çok altında kalıyor.

Başarısızlık korkusu en büyük engel

Ülkemizdeki girişimcilik potansiyeli halen dünya ortalamasının (yüzde 39) üzerinde kalmayı sürdürürken araştırmaya katılan tüm ülkeler arasında da beşinci sırada bulunuyor. Ayrıca katılımcıların yüzde 11’i halihazırda kendi işine sahip olduğunu belirtiyor. Dolayısıyla, Türkiye en yüksek kendi işine sahip olma oranına sahip beş ülke arasında yer alıyor. Ve tıpkı uluslararası ortalamada olduğu gibi (yüzde 70), Türkiye’deki her 3 kişiden 2’si (yüzde 66) girişimlerinde başarısız olma korkusunu işletme kurmalarının önünde bir engel olarak görüyor.

Türkler için ekonomik kriz büyük bir engel değil!

Türkler, ekonomik şart ve engeller karşısında çok daha az endişeliler. Uluslararası ölçekte en yüksek sırada yer alan bu durum “iflastan kaynaklanan finansal yükler” (yüzde 41) ve “ekonomik kriz tehdidi” (yüzde 31) olurken, Türk katılımcılar ise bu konulardan çok daha az endişeleniyorlar (sırasıyla yüzde 20 ve yüzde 15).

Danimarka, Finlandiya ve Avustralya girişimciliğe en olumlu bakan ülkeler

Araştırma sonuçlarına genel olarak baktığımızda ise Danimarkalılar (yüzde 89), girişimciliğe yönelik tavır konusunda araştırmada yer alan ülkeler arasındaki birinciliğini bu yıl da sürdürüyor. İkinci ve üçüncü sıralar ise bu yıl araştırmaya yeni dahil olan ülkelere gidiyor; yüzde 87 ile ikinci olan Finlandiya’yı yüzde 84 ile Avustralya takip ediyor. Geçen yıl olduğu gibi, Avusturya (yüzde 40), Macaristan (yüzde 40), Portekiz (yüzde 39), ve Almanya’daki (yüzde 37) katılımcılar girişimciliğe karşı en olumsuz tavrı gösterenler arasında yer alıyor.

Dünya çapındaki araştırmanın yapıldığı ülkelerde ortalama kendi işine sahip olma potansiyeli yüzde 39 düzeyinde seyrediyor. Bu, Kolombiya (yüzde 63), Meksika (yüzde 56) ve Yunanistan’da (yüzde 53) en yüksek düzeye ulaşırken, Yunanistan en yüksek girişimcilik arzusuna sahip Avrupa ülkesi olarak konumunu koruyor.

En cesur ABD, en ürkek Japonya

Halihazırda kendi işine sahip olduğunu teyit eden insanların sayısı ise nispeten düşük. Rusya (yüzde 3), Danimarka ve Finlandiya (her biri yüzde 4) son sıralarda yer alıyor. Özellikle girişimciliğe yönelik olumlu bir tavra sahip olan ama kendini bir iş kurarken tahayyül edemeyen ülkelerde, başarısızlık korkusu çok ciddi bir engel olarak öne çıkıyor. Bilhassa Japonya (yüzde 94), İtalya ve Çek Cumhuriyeti (her biri yüzde 91) vatandaşları girişimlerinin başarısızlıkla sonuçlanmasından korkuyor. Tam aksine, ABD (yüzde 62), Hollanda (yüzde 55) ve Meksika’da (yüzde 50) ise başarısızlıktan korkmayanların yüksek oranlarda olduğu görülüyor. Bu başarısızlık korkusu, “iflastan kaynaklanan finansal yükler” (yüzde 41) ve “ekonomik kriz tehdidi” (yüzde 31) gibi farklı etkenlerden oluşuyor.

Girişimciliği istemenin en önemli nedeni ‘bağımsızlık’

Araştırma sonuçları aynı zamanda teşvik edici gerekçeler hakkında da net bir ifade sunuyor: Katılımcılar bir çalışandan bağımsız olmayı ve kendi fikirlerini hayata geçirmeyi (yüzde 43) yeni bir iş kurma konusundaki baskın nedenler olarak gösteriyor.

Girişimcilerin teşvik edilmesi şart

Öte yandan, “kamu kaynakları ve iş kurma kredileri” (yüzde 42), “girişimcilik eğitimi ve ticari yeteneklerin öğretilmesi” (yüzde 33) ve “akıl hocalığı, iş ağları üzerinden destek” (yüzde 27) gibi iş kurulmasını teşvik edici unsurların hayata geçirilmesi gerekiyor. Dahası, başarısızlık korkusunun güçlü olduğu ülkeler aynı zamanda “düşük riskli iş modelleri”nin de özlemini çekiyor. Bu, Almanya (yüzde 34), İtalya (yüzde 29), Macaristan, Türkiye ve Ukrayna’da (her biri yüzde 26) girişimciliği teşvik eden en büyük üç etken arasında yer alıyor. Amway  Avrupa Kurumsal İlişkilerden Sorumlu Başkan Yardımcısı Michael Meissner bu durumu, “Amway olarak, doğrudan satış sektöründe uluslararası ölçekte başarılı düşük riskli bir kariyer fırsatı sunarak kadınlar, yaşlılar, etnik azınlıklar ve gençler arasında girişimciliği teşvik ediyor ve bir nevi iş geliştirme merkezine benzer bir destek sunuyoruz,” diye açıklıyor.

Girişimciliğe dost – düşman ülkeler

Son olarak, rapor katılımcıların toplumun genelini ne kadar girişimcilik dostu olarak gördüğü konusunda da içgörüler sunuyor. Uluslararası ortalama ülkelerinin aynı derecede girişimcilik dostu ve düşmanı olduğunu belirtiyor. ABD (yüzde 73) ve Avustralya’daki (yüzde 62) katılımcılar kendi ülkelerini en girişimcilik dostu ülkeler olarak oylarken, krizden etkilenen ülkelerden katılımcılar ise kendi toplumlarını en girişimcilik düşmanı olarak görüyor: Portekiz (yüzde 76), Macaristan (yüzde 74), İspanya, İtalya (her biri yüzde 64) ve Romanya (yüzde 57)
Amway Avrupa, dört yıldır düzenli olarak gerçekleştirdiği ‘Girişimcilik Anketi’ çalışmasını önümüzdeki yıllarda da sürdürecek ve Avrupa’daki “Girişimcilik Ruhu”nun gelişimini izlemeye devam edecek…
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!