Güncelleme Tarihi:
Yemek kartları, çalışanların günlük yemek ihtiyaçlarını karşılamada yaygın olarak kullanılan bir ödeme aracı haline geldi. Hem işverenler hem de çalışanlar için pratik ve kolay çözümler sunan bu kartlar, çeşitli sektörlerde işçi memnuniyetini artırmak amacıyla tercih ediliyor.
Ancak, yemek kartlarının kullanımına dair uygulamalar ve kurallar zaman içinde değişiklik gösterebiliyor, bu da hem kullanıcılar hem de işverenler için bazı soru işaretlerine yol açabiliyor.
TARTIŞMALAR YENİ DEĞİL, ÜÇ YILDIR SÜRÜYOR
Yemek kartlarıyla ilgili tartışmalar yeni de değil; son üç yıldır devam ediyor. Özellikle geçen yılın sonunda, kartların market alışverişinde kullanımı yeniden gündeme geldi. Hatta İletişim Başkanlığı Dezenformasyonla Mücadele Merkezi, son dönemde yemek kartlarıyla ilgili yayılan çeşitli iddialar karşısında açıklama yapma gereği duydu.
Geçtiğimiz günlerde Hürriyet Gazetesi yazarı Noyan Doğan da bu konuyu köşesine taşıyarak şu bilgileri paylaşmıştı:
-- Yemek kartı, çeki, kuponu; yemek bedeli ödemesi dışında nakit ya da nakit yerine geçecek şekilde başka amaçlarla kullanılırsa günlük 158 TL’lik tutar prime esas kazanca tabi tutulmayacak ancak bu tutarı aşan kısım, sigorta primine tabi olacak ve prim kesintisi yapılacak.
-- Örneğin, işveren, çalışanı için aylık 6 bin TL tutarında yemek kartı verdi. Çalışan ay içinde 22 gün çalışıyor. Günlük 158 TL yemek bedeli üzerinden 22 günlük tutar 3 bin 476 TL ediyor. İşte 6 bin TL’nin 3 bin 476 TL’si prime esas kazançtan istisna tutulacak, 2 bin 524 TL’si ise prime esas kazanca dahil edilecek. Yemek kartları bugüne kadar nasıl marketlerde kullanılıyorsa bundan sonra da kullanılmaya devam edecek.
DİKKAT EDİLMESİ GEREKEN BİR HUSUS VAR!
Ancak burada önemli bir nokta bulunuyor: İşveren, yemek kartının sadece restoranlarda kullanılacağını açıkça belirtip çalışanı bilgilendirmişse, çalışan kartı restoran dışı kullanmaya devam ettiğinde çeşitli sorunlarla karşılaşabilir.
Peki, bu sorunlar neler olabilir? Merak edilenleri 6 soruda Avukat Zühal Akbel ile mercek altına aldık.
Bu nedenle, işverenlerin yemek bedeli adı altında verilen yemek kartlarını işçiye teslim ederken, “Yemek kartlarına yüklenen tutarların yalnızca yemek yenmesi amacıyla kullanılması gerekmektedir” şeklindeki ifadeyi içeren bir belge imzalatmaları veya bu hususu iş sözleşmesine eklemeleri hâlinde, söz konusu kısıtlamayı ispat etmeleri daha kolay olacaktır.
Ancak önemle belirtilmelidir ki işçinin yaptığı harcamalar takip edileceğinden, bu durum kişisel verilerin işlenmesini de beraberinde getirir. Bu çerçevede, işverenin Kişisel Verilerin Korunması Kanunu kapsamında, işçiden yazılı onay alması gerekiyor.
‘İŞ SÖZLEŞMESİ TAZMİNATSIZ OLARAK FESHEDİLEBİLİR’
2- Yemek kartının restoran dışında kullanılması hâlinde, işveren hangi koşullarda bu durumu ‘haklı neden’ sayarak iş sözleşmesini tazminatsız feshedebilir?
Zühal Akbel: Bu soruya yanıt verebilmek için, öncelikle işçi ile işveren arasında imzalanan iş sözleşmesinde bu konuyla ilgili açık ve kesin bir hükmün bulunup bulunmadığına bakılmalıdır. Ayrıca, İş Kanunu çerçevesinde, işçinin kartı ahlak ve iyi niyet kurallarına aykırı şekilde kullanıp kullanmadığı da değerlendirilmeli.
Zira, İş Kanunu’nun 25’inci maddesi işverene haklı nedenle fesih hakkı tanıyor. Özellikle 25/2. fıkra, işçinin ahlak ve iyi niyet kurallarına aykırı davranışlarda bulunması hâlinde iş sözleşmesinin tazminatsız olarak feshedilebileceğinin altını çiziyor. Ancak bu tür bir fesih işleminde, somut olayın koşulları dikkate alınarak ayrı ayrı değerlendirme yapılması gerekir.
YANLIŞLIKLA RESTORAN DIŞINDA KULLANILIRSA NE OLUR?
3- İşçi, kartı yanlışlıkla ya da bilmeden restoran dışında kullanırsa bu yine de tazminatsız fesih sebebi olabilir mi?
Zühal Akbel: Bu konuya ilişkin olarak SGK’nın 2022/22 sayılı Genelgesi’nde yer alan “Yemek bedeline ilişkin diğer hususlar” başlıklı bölümde, yemek kartlarına, çeklerine veya kuponlarına yüklenen bedellerin sigorta priminden istisna tutulabilmesi için bu araçların yalnızca yemek yenmesi amacıyla kullanılması gerektiği açıkça belirtiliyor.
Genelgede ayrıca, yemek bedeli adı altında sigortalılara veya onlar adına üçüncü kişilere yapılan ödemelere ilişkin muvazaalı durumların tespiti hâlinde, 5510 sayılı Kanun’un 89. maddesi uyarınca prim kaybının işverenden gecikme zammı ve cezasıyla birlikte tahsil edileceği ifade ediliyor.
Bu doğrultuda, yemek kartının amacı dışında kullanıldığının tespit edilmesi ve bu durumun belgelenmesi hâlinde, işverenin geçerli nedenle işçinin iş akdini sonlandırması veya uyarı (ihtar) yoluna gitmesi gündeme gelebilir.
İŞÇİ YEMEK ÜCRETİNİ NAKİT OLARAK İSTEYEBİLİR Mİ?
6- İşçi, yemek kartını kullanmak istemediğini söyleyip nakit yemek yardımı talep edebilir mi?
Zühal Akbel: İşverenin bu husustaki kararı belirleyicidir. İşverenin bu hususu kabul etmek gibi bir zorunluluğu bulunmuyor.
Fotoğraflar: iStock