Sabancı Vakfı’nın 50’nci yılında Güler Sabancı’dan çağrı: ‘Kızlar 18 yaşına kadar okulda olmalı’
Güncelleme Tarihi:
Sabancı Vakfı’nın 50’nci yılı nedeniyle düzenlenen törende konuşan Mütevelli Heyet Başkanı Güler Sabancı, “Bundan sonraki 50 yılda yine eşitsizliklerin giderilmesine odaklandık. Kadın yine ön planda olacak. Diyoruz ki; 18 yaşına kadar her kız, çocuktur. Bütün kızlar 18 yaşına kadar okulda olmalıdır. Bunu hep birlikte sağlamalıyız” dedi. Sabancı, önümüzdeki dönemde Eşitlik Laboratuvarı da kuracaklarını belirtti.
Sabancı Center, önceki gece duygusal paylaşımların öne çıktığı bir kutlamaya ev sahipliği yaptı. Sabancı Vakfı’nın 50’nci yıl resepsiyonu oldukça kalabalıktı. Anlatılanlar katılımcıları Kayseri’nin küçük bir köyünden aldı yarının eşitlik projeleri için yapılan planlara kadar götürdü.
Elbette vakfın adını aldığı Sabancı ailesinin hikâyesi olmadan bu 50 yıl anlatılamazdı. Öyle de oldu. Tanıtım videosunda Sabancı Vakfı’nın mütevelli heyetinde görev alan Suzan Sabancı, Dilek Sabancı, Serra Sabancı’nın anlatımlarıyla hem kuruluş hem de bugüne imza atan ana felsefe aktarıldı dinleyenlere. Üçüncü neslin temsilcileri olan bu kadınlar, dede ve babaannelerinin, ardından da babalarının sosyal mirasını anlattılar.
Sabancı Topluluğu’nun temellerini atan merhum Hacı Ömer Sabancı’nın yaşam felsefesi olarak kabul ettiği “Bu topraklardan kazandıklarımızı bu toprakların insanlarıyla paylaşmak...” ilkesinin 50 yıl boyunca kendileriyle yaşadığını, sonraki Sabancı nesillerinde de yaşayacağını altını çizerek söylediler. Merhum iş insanı Sakıp Sabancı ekrana geldiğinde ise salonda bir ‘ah’ yükseldi, onun kendine has tarzıyla vakfı nasıl kurduklarını anlattığı anlarda yüzler güldü: “Anneme gittim. Hayırsever bir iş yapacağımızı ama bunu bugünün dünyasına uygun bir şekilde yapacağımızı söyledim. Bir vakıf olacak dedim. Hayır işi varsa ben de varım dedi. Bütün mal varlığını vakfa bağışladı.”
SONRAKİ 50 YILDA NE YAPACAĞIZ
Ve nihayetinde Sabancı Holding Yönetim Kurulu Başkanlığı görevini geçtiğimiz günlerde Hayri Çulhacı’ya devreden Güler Sabancı çıktı sahneye. Güler Sabancı enerjisini Sabancı Vakfı Mütevelli Heyet Başkanı olarak vakfa yoğunlaştıracak. Konuşmasında, “Babaannem Sadıka Sabancı’nın bağışı ve Sabancı kardeşlerle başlayan Sabancı Vakfı’nın yolculuğu, ailemizin üçüncü ve dördüncü neslinin katkılarıyla devam ediyor” dedi.
Asıl altını çizdiği ise Sabancı Vakfı’nın bundan sonraki 50 yılına dair planlar oldu. Sabancı, “50 yılın sonunda büyük ve güçlü bir aileye dönüştük. Yeni bir döneme başlarken hem ülkemizden hem de yurtdışından alanında uzman kişilerle bir arama konferansı yaptık. Yeni stratejimizde, köklerimizden miras kalan kurucu felsefemize bağlı kalarak; etkimizi daha da derinleştirmeyi amaçladık. Hayırseverlik yaklaşımımızı yeni dünyaya uygun şekilde güncelledik. ‘Daha eşit ve sürdürülebilir bir gelecek için toplumsal gelişimi destekliyoruz’ dedik. Bu söylem, önümüzdeki dönemde pusulamız olacak” sözleriyle özetledi yeni yaklaşımlarını.
KIZ ÇOCUKLARINA DİKKAT EDELİM
Güler Sabancı’nın bahsettiği arama konferanslarında öne çıkan iki başlık ‘iklim değişikliği ve çevresel tahribatlar’dı. Sabancı konuşmasında, “İklim aciliyeti ve yarattığı afetler, eşitsizlikleri artırıyor, derinleştiriyor. Biz de eşitsizliklerin giderilmesine odaklandık. Kadın yine ön planda olacak. Biz zaten dünyada cinsiyet eşitliğine odaklanan en iyi yedi vakıf arasında gösteriliyoruz. Kadının eşitsizliği eğitimden başlıyor. Biz diyoruz ki; 18 yaşına kadar her kız çocuktur. Bu kadar. Net. Bütün kızlar 18 yaşına kadar okulda olmalıdır. Bu kadar. Hep birlikte bunu sağlamalıyız. Başarı için bu böyle olmalı” sözleriyle cinsiyet eşitliğinde kız çocukların eğitimine bir kez daha dikkat çekti.
EŞİTLİK LABORATUVARI KURUYORUZ
Sabancı’nın altını çizdiği önemli bir konu da sosyal etki ölçümleriydi. Ölçülmeden eşitsizliklerle savaşmanın mümkün olmadığını söyledi ve devam etti: “Sosyal meselelerde elimizde yeterli veri yok. Bunun için de daha çok akademik araştırmaya ve bilime dayalı çalışmalara ihtiyaç var. Biz de güvenilir, şeffaf, ölçülebilir eşitlik verisini üretmeyi ve bu veriye erişimi kolaylaştırmayı öncelikli amaçlarımızdan biri olarak belirledik. Dünya genelindeki başarılı örnekleri inceledik ve iyi uygulamalardan ilham aldık. Sabancı Vakfı olarak, Sabancı Üniversitesi bünyesinde bir Eşitlik Laboratuvarı kurmak için yola çıkıyoruz. Çünkü inanıyoruz ki bilimle desteklenmeyen hiçbir eşitlik iddiası, sürdürülebilir değildir.”
İYİLİK DE TRUMP’IN TARİFELERİNE TAKILDI
Tüm dünya nefesini tutmuş ticaret savaşlarını izliyor. ABD Başkanı Donald Trump’ın getirdiği tarifeler, özellikle ekonomisini ihracata dayandıran ülkelerde önemli değişiklikler yaratacak. Şu anda olay ABD-Çin restleşmesine indirgendi ve finans piyasalarını sarsıyor gibi görünüyor ama küresel sosyal yardımlar açısından da önemli sonuçlar doğuracağı kesin.
ABD hükümetinin sivil dış yardımını yönetmekle sorumlu bağımsız kuruluşu USAID (Amerika Birleşik Devletleri Uluslararası Kalkınma Ajansı) de Trump’ın korumacı politika engeline takıldı örneğin. Kuruluş bu ayın başından itibaren yardımların yüzde 90’ını kestiğini duyurdu. Trump yönetimi, 6 bin 200 USAID sözleşmesinden 5 bin 800’ünü iptal ettı. 54 milyar dolarlık bir kesinti yapılacağı duyuruldu. Ayrıca, ABD Dışişleri Bakanlığı’nın da 9 bin 100 hibesinden 4 bin 100’ü iptal edilerek 4.4 milyar dolarlık bir kesinti yapılacağı bildirildi.
Bunun yanında vergi getirilen ülkelerin yaşayacağı ticaret sorunları nedeniyle derin eşitsizliklere sürükleneceği de belirtiliyor. Yani USAID’ın kesintilerinden daha büyük bir sosyal fatura çıkması muhtemel görülüyor. Buna örnek olarak da Bangladeş veriliyor. USAID bu ülkeye yardımları kesti ancak uzmanlara göre ABD’ye yıllık 8.4 milyar dolarlık ihracat yapan Bangladeş, getirilen yüzde 10 gümrük vergisinden çok daha büyük zarar edecek. ABD’nin Bangladeş’e verdiği yardım 447 milyon dolar seviyesinde. Buna karşılık ABD’ye ucuz tekstil ürünleri satan Bangladeş’in vergiler nedeniyle ekonomisi çok daha kötü etkilenecek.
Tarifelerin az gelişmiş, gelişmekte olan ülkelerde eşitsizlikleri artıracağı, destek ihtiyacını derinleştireceği görüşü güçlenirken sosyal yardım kaynaklarının azalmasına neden olacağı da ‘iyilik’ yatırımları önünde önemli bir engel olarak görülüyor.
‘DİJİTALDE HAYAT KOLAY’
Kadınların işgücüne katılımını desteklemek amacıyla yıllardır devam eden bir proje var. Adı; ‘Dijitalde Hayat Kolay”. Türk Telekom, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB), Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı (UNDP) ve Habitat Derneği işbirliğinde yürütülüyor. Projenin 2025 yılı yeni döneminde 15 bin girişimci kadına daha ulaşılması hedefleniyor. Bu yıl bir de girişimcilere mentörlük ve hibe desteği de sağlanacak.
Türk Telekom CEO’su Ümit Önal’ın paylaştığı veri iddialı. “Kadınların iş kurma ve geliştirme süreçlerine destek olarak ekonomik ve sosyal hayatta daha aktif rol almalarını sağlamak üzere bugüne kadar 30 bin kadının hayatına dokunduk” dedi. Proje ile yıl boyunca ücretsiz yüz yüze ve çevrim içi eğitimler sunulacak. 18 yaş üstü tüm kadınlar projeye başvurabiliyor. Proje kapsamında dijital pazarlama, dijital finansal okuryazarlık, dijital reklamcılık, dijital içerik üretimi ve sosyal medya fotoğrafçılığı başlıklarında verilecek eğitimlerin yanı sıra tasarım odaklı düşünme atölyeleri de düzenlenecek.