Paylaş
Aslında bu yazıyı dün bitirmiştim, başlıkta soruya cevabım hayır idi ve yayımlayacaktık, ancak yine de enflasyon rakamını görmeden elimi taşın altına koymayayım dedim. Zira yarın Merkez Bankası’ndan bir ara faiz indirimi beklemiyordum ve bunu enflasyon rakamıyla destekleyerek vermem daha doğru olacaktı.
Şevin Ekinci
Ekinci Economics Consulting
Geçen hafta Salı günü Merkez Bankası olağan bir basın toplantısıyla yılda dört defa yayımladığı Enflasyon Raporu’nu duyurdu. Merkez Bankası Başkanı Erdem Başçı’nın duyurduğu rapora göre 2015 yılı enflasyon beklentisi en son Enflasyon Raporu’nda açıkladıkları yüzde 6.1 seviyesinden yüzde 5.5’e düşürüldü. Bu öngörüdeki düşüşün arkasında yatan sebeplerden önceliklisi petrol fiyatlarıydı. Zira toplantıda dillendirilmeyen ancak raporda geçen bir varsayım Merkez Bankası’nın 2015 yılı için petrol fiyatları öngörüsünü 92 dolar seviyesinden düşürerek 55 dolar seviyesine çekmesiydi.
Varsayımlar
Aşağıdaki tabloda Merkez Bankası’nın, enflasyon tahminlerini yaparken, arkasında belirledikleri varsayımları görebilirsiniz. Bunlardan herhangi birindeki sıçrama onların enflasyon öngörülerini de değiştirecektir. Yılda dört defa açıklanan ve geçen sene bunlardan üçünde enflasyon tahmininin revize edildiği raporun bu sene ilkinde özellikle dikkate almamız gereken petrol fiyatlarıdır, zira petrol fiyatları çoğu analistin beklentisinden de önce bu hafta yönünü kuzeye çevirmeye başladı. ABD’de petrol işçilerinin düzenlediği grevler neticesinde Brent petrol fiyatı varil başına bugün 55 doların üzerinde işlem görüyor. Aşağıdaki tablodan da göreceğiniz üzere Brent petrol daha şimdiden Merkez Bankası’nın ortalama olarak revize ettiği petrol fiyat varsayımının üzerine çıktı. Öte tarafta yine ithalat fiyatları varsayımında da ciddi bir revizyon yapılmıştı; Merkez Bankası ortalamada yıllık bazda ithalat fiyatlarında yüzde 3.3 düşüşten çok daha yüksek olan yüzde 7.3 düşüş beklentisi içerisine girdi. Kurdaki son gelişmeleri dikkate alırsanız bu varsayımın da tutup tutmayacağı konusunda endişeler şimdiden oluşmalıdır.
TCMB Varsayımlarındaki Güncellemeler
Enflasyon tahmininde bir revizyon yapılır mı?
Bugün açıklanan Ocak ayı enflasyonu aylık bazda 1.1 olurken olumlu baz etkisiyle yıllık bazda enflasyonu Aralık ayındaki yüzde 8.2 seviyesinden yüzde 7.2 seviyesine çekti. Bu sabah saatlerine kadar hala Merkez Bankası’nın bir ara toplantıyla 4 Şubat’ta faizi indirip indirmeyeceği tartışılıyordu ki Merkez bir basın duyurusuyla bu konuyu 24 Şubat’taki olağan toplantısında değerlendireceğini duyurdu.
Merkez Bankası yılın ilk Enflasyon Raporunu geçen hafta açıkladığında Dolar/TL kur seviyesi 2.35’lerde idi, Brent petrol fiyatı ise 45 dolar idi.
O zamandan bu zamana bir hafta içerisinde Dolar/TL kuru yüzde 4 yükselerek 2.44 seviyesinin üzerini gördü; Brent petrol fiyatları ise yüzde 2,5 artarak 56 dolar oldu. Kurdaki geçişkenliğin daha önce Merkez Bankası’nın belirttiği gibi yüzde 13 hesabından gidersek (ki şu anda bu geçişkenlik daha fazladır) bunun enflasyona katkısı 0,5 puan, petrol fiyatlarında da 10 dolarlık artış enflasyona etkisi 0.5 puan arttırıcı yönde olacak.
Merkez geçen sene üç defa enflasyon tahminini açıkladığı regüler raporlarla değiştirdi. Bu sefer de eğer 2015 yılında ortalama petrol fiyatı varil başına 55 dolar seviyesinden 90-100 dolar seviyelerine doğru yükselirse enflasyon beklentisini yukarı doğru revize etme durumunda kalacak. Her ne kadar Nisan ayında çok olumlu olan bir baz etkisiyle Sayın Erdem Başçı’nın da toplantı da belirttiği gibi enflasyon bu yıl içerisinde yüzde 5 seviyelerini görecek olsa da, özellikle Ocak ayında açıklanan bu yüksek aylık enflasyon (yüzde 1.1) sebebiyle yılsonu resmi enflasyon tahminleri olan yüzde 5.5’in yakalanması riskli duruyor. Yılsonu enflasyonu yüzde 7’nin üzerinde bitebilir ki bu da resmi enflasyon tahmin bandının üzerinde bir rakamdır.
Bundan sonra Merkez Bankası kararları ne olur?
Tüm bunların neticesinde Merkez Bankası yarın bir ara toplantıyla faizleri indirme kararı almayacağını duyurdu, ancak zaten benim bu yazıda verdiğim tabloda bu kadar risk barınırken bu toplantıyı yapmaması da gerekiyordu. Zira böyle bir toplantı hem piyasada zamansız volatiliteye sebep olacak hem de muğlak bir ortamda faiz indirimine gidilmiş olacaktı.
Hindistan da bu sabah yaptığı olağan para politikası toplantısında büyüme öncül göstergeleri beklentilerin altında gelmesine rağmen faizini sabit tuttu. Çünkü alınan para politikası kararlarının neticesini görmek istiyorlar. Merkez’in olağan para politikası toplantısına daha yirmi gün var; 24 Şubat’ta yapılacak, o sürece kadar Dolar/TL kurunda 2.40 seviyesinin altına gevşeme beklediğimiz için ve petrol fiyatlarının 60 dolar seviyesinin üzerine yükselmemesi durumunda faiz koridoru üst bandında o toplantıda yine 50 baz puan indirim öngörüyoruz. Ancak petrol fiyatlarının 60 dolar üzerine çıkması durumunda Merkez’in yapacağı faiz indirimleri daha ölçülü olacaktır.
Paylaş