Dolar`da hedef ne?

Önümüzde TCMB PPK toplantısı var ve buradan faiz artırımı geleceği lobileri yapılıyor

€/$ paritesi Dün güne 1.3605 seviyesinden başladıktan sonra yatay seyirde dalgalanarak 1.3583-1.3649 bandında hareket etmiş ve günü 1.3620 seviyelerinden tamamlamıştır. Bu sabah da aynı seviyelerde bulunan paritede orta vade aşağı yön sinyalleri devam etmektedir. Ancak aşağı trendin devam edebilmesi için 1.3577 önemli desteğinin kırılması gerekiyor. Güçlü direnç ise 1.3678 seviyesindedir.

Hikmet BAYDAR
www.3-goz.com

€/$ paritesinin yatay hareketine rağmen Avro/TL paritesi yükselişini sürdürmüştür. Dün güne 2.9830 seviyesinden başlayan parite 2.9786 seviyelerinden gelen alımlarla 3.0131 seviyesine kadar yükselmiştir. Günü 3.0082 seviyesinden tamamlayan parite bu sabah 3.0016 seviyesinden işlem görmektedir. Orta vade yukarı sinyalleri devam eden parite yukarı yönde hareketini sürdürebilecek tarzdadır. 2.9895 seviyesinin üzerinde uzun süre kalması nedeniyle yukarı eğiliminin hala kuvvetli olduğu görülmektedir.

USD/TL paritesi dün 2.1910 seviyesinden güne başlayarak beklentilerimize paralel olarak hareket etmiş ve 2.2124 seviyelerine kadar yükselmiştir. Günü 2.2071 seviyesinden tamamlayan paritede orta vade yukarı sinyalleri gelmeye devam etmektedir. Bu sabah 2.2053 seviyelerinde hareket eden paritede yukarı yönlü eğilim devam etmektedir. 2.2336 seviyesine kadar rahatlıkla yükselebilecek konumdadır. Önemli destek ise 21979 seviyesindedir.

İşsizliğin düşük gelmesi, bütçenin ve cari açık/GSYH hedeflerinin tutmasını dikkate almayan bir parite hareketi içerisindeyiz. TL diğer dövizler karşısında hareket ederken makro verilerdeki olumlu görünümü tamamen yok varsaymaktadır.

Önümüzde TCMB PPK toplantısı var ve buradan faiz artırımı geleceği lobileri yapılıyor. TL’nin bu hareketi de bu lobinin bir parçası olabilir. Bunun yanında Türk hisseleri için hedef fiyatları aşağı çeken yatırımcı kuruluşları Tük Borsasını diğer ülkelerden ayrıştırmış durumda. Bunun yanında Bazı yatırım kuruluşları USD/TL için 2.2400-2.2500 gibi daha yukarı hedefler koymaya başladılar.

Kısacası olumlu verileri dikkate almayan bu kuruluşların objektif davranmadıkları çok açık ortadadır. Türkiye’de Mart ayındaki yerel seçimler dışında farklı bir durum bulunmadığı halde kimi zaman soruşturmalar kimi zaman kırılganlık gibi bahanelerle TL değersizleştirilmeye çalışılmaktadır.
Bunun ekonomiye ne kadar zarar verdiğini reel sektörümüz yaşayarak görüyor. Beklenenin üzerinde maliyetle karşılaşan reel sektör bu sorunun çözülmesini ve dövizin daha öngörülebilir olmasını bekliyor.

2013 yılı başında 1.8000 seviyelerinde yıl sonu kur beklentisinde olan finans sektörü bile hedefi tamamen ıskalarsa reel sektör geleceğini nasıl planlayacak?
TL’nin öngörülemez oluşu ve makro verilerden bağımsız hareketi artık vakit geçirmeden çözülmesi gereken bir kangren halini almıştır. Günlük çok ucuza TL verirken TL’nin değerli olmasını nasıl bekleriz ki. Burada kastettiğimiz faizin yükseltilmesi değil TL fonlamanın piyasa koşullarında gerçekleşmesini sağlamaktır. Ayağını yorganına göre uzatmayarak spekülasyon yapanlar da bedeli TL’yi pahalı bularak ödemelidir.

Reel sektöre gelince; Tüm gelişmiş ekonomilerde olduğu gibi bilanço risklerini korumak için sahip oldukları finansal enstrümanları tam ve doğru olarak kullanmak suretiyle şirketlerini korumaları gerektiğini hiçbir zaman unutmamalıdırlar. Şirketler kur farkı karı yazmak için değil, ticaretten kar yapmak amacıyla kurulmuşlardır. Kur riskini kaldırmak için ödenen prim vb giderler de maliyet olarak dikkate alınmalıdır.

Bugün öğleden sonra Eskişehir Sanayi Odasında www.eso.org.tr reel sektörün  kur ve faiz riskinden nasıl korunabileceğini konuşacağız.

Önerimiz; TCMB PPK toplantısına kadar gergin geçecek Döviz/TL piyasalarında fazla agresif olmamakta fayda var. Sürpriz müdahaleler gelebilir.

Saygılarımızla,
Yazarın Tüm Yazıları